Haydar Karataş’ın kaleminden hikayelerin yer aldığı Ejma’nın Rüyası adlı öykü kitabı NotaBene Yayınları tarafından yayımlandı.
Ejma’nın Rüyası
Ejma’nın Rüyası, Dersim’in tarihsel geçmişine bir ağıt niteliği taşır. Çünkü Dersim’de dağların, taşların, ağaçların ziyaret kabul edilmesi mistik bir inanç olmaktan çok zamanın içinde kayıp giden ve unutulmamak için yeryüzüne iz bırakan birer insan metaforudur. Masal da burada başlar ve dilden dile, diyardan diyara sürgün misali dile dökülür. Sonra o masalın kahramanlarıyla ansızın bir yerde karşılaşıverirsiniz. Belki de uçsuz bucaksız bir anda kendinizi o masalın içinde bulursunuz.
Haydar Karataş’ın öyküleri yazarın kendi geçmişine yaptığı yolculuktan izler taşıyor. Ejama’nın Rüyası’nda yer alan her bir öykü yazarın doğup büyüdüğü ancak yaşayamadığı kendi coğrafyasına olan özlemini dile getirir. Ancak insan her nerede olursa olsun kendi kimliğinden kendi kültüründen ayrıştırılamaz.
Karataş’ın öykülerinde masalsı ve gerçek öğeler iç içe geçer. Masal, eski zamanlardan kalma bir anlatı değildir artık. Masal şimdiki zamanın içinde eriyerek bugüne hükmeder. Kitapta yer alan öyküler her ne kadar masal anlatıcısı tarafından büyülü bir atmosferle anlatılmış olsa da gerçekler bu öykülerin peşini bırakmaz. Çünkü Karataş’ın öykülerini anlattığı insanlar sıradan insanlardır, onları olağanüstü yapansa o kadim topraklarda yaşadıklarıdır.
Haydar Karataş Kimdir?
1973 yılında, Tunceli’nin Hozat ilçesine bağlı Haçeli köyünde Zazaca konuşan bir ailenin çocuğu olarak doğdu. Türkçeyi ilkokulda öğrendi. Politik faaliyetlerinden dolayı henüz 19 yaşında iken tutuklandı ve 10 yıl 4 ay hapis yattı.
2002 yılında Gebze Cezaevi’nden tahliye edildikten sonra Türkiye’yi terk etti. 2003’ten bu yan İsviçre’de politik mülteci olarak yaşayan Karataş, Zürih Yüksek Mahkemesi’nde çevirmen olarak çalışmaktadır.
Yurt içi ve yurt dışında yayın yapan pek çok gazetede ve dergide denemeleri yayınlanan Karataş’ın yayınlanmış bazı eserleri şunlardır: Gece Kelebeği / Perperk-a Söe (İletişim, roman, 2010), On İki Dağın Sırrı (İletişim, roman, 2012), Murathan Munga’nın derlediği, ‘Bir Dersim Hikâyesi’ (Metis, 2012 ) ve ‘Merhaba Asker’ (Metis, 2013) öykü seçkilerinde birer öykü ve Müge Tuzcuoğlu’nun derlediği ‘Roboski’nin Çocukları’ kitabında bir öykü ile yer almıştır.
Haydar Karataş, yalın, içten ve fonksiyonel yazıyor. Dersimi çok güzel anlatıyor onu çok sevdim. (Vedat Türkali, yazar, romancı)
Haydar Karataş, Türkçemizin Aytmatov’u… (İsmail Saymaz, gazeteci ,yazar)
Haydar Karataş, sesleri ve tarihi silinmiş bir halkın öykülerini, tarihini bizlere aktarıyor. Onun kalemi dağların ardından gelen sesleri yansıtıyor. O sesi iyi dinleyelim. Öğreneceğimiz çok şey var o seste. (Caroline Stockword, Edebiyat Çevirmeni, Galler PEN Cymru üyesi)
Haydar Karataş canavarcasına yazar damarı olan birisi. Hayvani bir yazar, bunu olumlu anlamda söylüyorum. Yasar Kemal’de de böyle doğadan kaynaklanan bir güç vardır. (Murathan Mungan,şair,yazar)
Haydar Karataş yeni dönem yazarlar arasında kendine has sese sahip ender isimlerden… (Burhan Sönmez, editör, yazar)
Haydar Karataş, Dersim’in acılı müziğini kendine özgü, soluk kesen, masalsı anlatımıyla kulaklarımıza ulaştırıyor. (Gün Zileli, yazar)