Orhan Tepebaş’ın Eski Liman ve İsmail Orhan Sönmez’in Kardeşim Kurt adlı şiir kitapları Ötüken Neşriyat’tan okurlarla buluşuyor.
Eski Liman (Orhan Tepebaş)
konya kadınhanı’nda tren
raylardaki buzları kahkahalarla kırarken
karada kaybettiğim kıbleyi
denizde bulmaya geldim
bakma ara sıra kanımın köpürdüğüne
şiir de yazmasam
okunaklı bir adamım aslında
deniz çalkalanınca
kara da karışır
denizde yüzen gemileri karada yaparlar da
gemiler nereye gömülür
eski liman
Kardeşim Kurt (İsmail Orhan Sönmez)
Kardeşim Kurt, kötürümleşmeye direnerek kendisiyle bütünleşmek zorunda olan, kendi dışındakini kavrayamıyorsa bile varlığını kabul edip kendi akli dünyasının tek gerçek olmadığının bilincine varan “gerçek insanın” şarkıları olarak ortaya çıktı. Hesse’nin Bozkırkurdu’nda hikâyeleştirdiği gibi kurt bizim öteki tarafımızdır. Bunu reddederek ve görmezden gelerek yaşadığımız sürece yarım ve kötürüm kalırız. Onunla isteğimiz dışında yüzleştiğimizde de yaşadığımız dehşet varlığımızın bütün koşullarını ortadan kaldırarak kurgusal dünyamızı çökertiverir. Kurt, dünyamızın sınırlılığının bir sembolü olarak alçak gönüllülüğümüzün, esnekliğimizin bir kaynağı ve gerçek bilgeliğe giden yoldur. Kardeşim Kurt bir tortu olarak tarihin biçtiği şekil ve rollerden sıyrılmış yırtıcı, muzaffer ve epik insanlığın kıyamete kadar sürecek iç sesidir.