Yaz aylarında çabuk okunabilecek, sizi rahatlatacak bir şeyler okumak istiyorsanız Murad Ertaylan’ın son kitabı Kimse Görmedi Böyle Yazı’ya göz atabilirsiniz. P Kitap’tan çıkan 127 sayfalık bu öykü kitabı bizlere sıradan insanların sıradan hikayelerini anlatıyor.
Benim yakın zamanda yazdıkları ile tanıştığım bir yazar Ertaylan. Belki çok ses getirmedi ancak bana göre iyi bir anlatıcı. Edebiyatın sınırı yoktur ya hani; o da sıradanlıkları kendine konu ediniyor. Sizin yahut çevrenizdeki birilerinin bir günü ortalama nasıl geçiyorsa, Ertaylan’ın yarattığı karakterlerin hayatları da aynen öyle geçiyor. Bu yüzden onun yazdıklarını okurken, kendinizden bir şeyler mutlaka bulabiliyorsunuz.
Öykücü olarak tanıdığımız Murad Ertaylan, önceki kitabı Kedileri Daha Çok Seven Adam’da novella türüne geçiş yapsa da gayet başarılı bir eser ortaya çıkarmıştı. Öyle ki okuduğunuzda sanki uzaktaki bir dostunuzdan mektup almışsınız hissi veriyordu. Kimse Görmedi Böyle Yazı’da ise yeniden öyküye döndü. Bu kitapta birbirinden bağımsız 23 öykü bulunuyor ve Ertaylan her öyküsünde okura dokunmayı başarıyor. Dostlarınızla aranızda geçen çay mı kahve mi tartışmasından, bir yazar ile yayıncı arasında yaşananlara, bir babanın çocuğu için verdiği mücadele üzerinden baba-çocuk arasındaki basit bir gerilime, tatilde başınıza gelebilecek bir sakarlığın sizde yarattığı endişeye, kitap-cafe açma hayallerine, çalıştığı işten ayrılıp bir süre bir tatil beldesinde yaşamaya, at yarışlarından zengin olma hayallerine kadar çevrenizdeki her sıradanlık onun öykülerinde karşınıza çıkıyor.
Bütün yıl çalıştıktan sonra tatile çıkıp kafanızı dinlemek istediğinizde elinizde Murad Ertaylan’dan bir kitap varsa emin olun sizi hiç yormayacaktır; çünkü basittir. Basitlik kavramına çoğu zaman olumsuzluk yüklüyoruz ancak basitlik aslında bir olumsuzluğu belirtmez. Şebnem İşigüzel, Peder Frederik Jensen’in Danimarka Demiryolları kitabı için yazdığı ön sözde, “Kısa yazmak marifet gerektirir. Basit yazmak daha büyük marifet gerektirir.” der. Bana göre Ertaylan’ın yazdıkları da böyledir; kısa ve basit.
Eğer henüz okumadıysanız ve yeni yazarlar tanımaktan keyif alıyorsanız Murad Ertaylan’ın bu kitabından başlayabilirsiniz.