Doğumlar
1862 – Fatma Aliye Topuz (Fatma Aliye Hanım), Türk yazar (ö. 1936)
9 Ekim 1862’de İstanbul’da dünyaya gelen Fatma Aliye Hanım, Türk edebiyatının ilk kadın romancısı olarak bilinmektedir. Aslında Zafer Hanım’ın 1877’de kaleme aldığı Aşk-ı Vatan adlı bir roman mevcutsa da yazarın tek romanı olduğu için bu ünvan Fatma Aliye Topuz’a verilmiştir. Fatma Aliye Hanım, 13 Temmuz 1936’da İstanbul’da yaşamını yitirdi.
1892 – İvo Andric, Yugoslav yazar (ö. 1975)
Andric, 9 Ekim 1892’de Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’na bağlı Travnik’te dünyaya geldi. Yazılarıda olayları tarafsızlıkla anlatan yazar, 1961’de Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazandı. Özellikle Drina Köprüsü adlı eseri ile bilinen Andric, 12 Mart 1975’te Belgrad’ta hayatını kaybetti.
Ölümler
1967 – André Maurois, Fransız yazar (d. 1885)
Asıl adı Emile Salomon Wilhelm Herzog olan Maurois, 26 Temmuz 1885’de Elbeuf’ta dünyaya geldi. Albay Bramble’ın Susması eseriyle ses getiren Maurois, ardından Britanyalı ve Fransız tanınmışlarının biyografilerini kaleme aldı. 1938’de “Academie Française”e üye seçildi. Maurois, 9 Eylül 1967’de 82 yaşında iken Neuilly-sur-Seine’de vefat etti.
1969 – Doğan Nadi Abalıoğlu, Türk gazeteci ve yazar (d. 1913)
Doğan Nadi, 1913’de İstanbul’da doğdu. Üniversiteyi tamamladıktan sonra babası Yunus Nadi’nin yayımlamakta olduğu Cumhuriyet gazetesinde çalışmaya başladı. Tüm hayatı boyunca sadece Cumhuriyet ve kısa bir ara Tasvir’de yazan Doğan Nadi Abalıoğlu, 1969’da Londra’da hayatını kaybetti.
1989 – Yusuf Atılgan, Türk roman ve öykü yazarı (d. 1921)
Yusuf Atılgan, 27 Haziran 1921’de Manisa’da doğdu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdi. Üniversite öğrenciliği sırasında Türkiye Komünist Partisi’ne katılarak faaliyette bulunduğu iddiasıyla sıkıyönetim mahkemesince tutuklanarak ceza kanununun 141. maddesi uyarınca hapse mahkum edildi. Altı ay Sansaryan Han’da, dört ay da Tophane Cezaevi’nde olmak üzere on ay hapis yattı.
26 Ocak 1946’da serbest kalmış, öğretmenliği elinden alınmıştır. 1946 yılında Manisa’nın Hacırahmanlı Köyü’ne yerleşerek çiftçilik yaptı. 1976’da İstanbul’a döndü. Danışmanlık, çevirmenlik ve redaktörlük yaptı. Yazımı devam eden Canistan adlı romanını tamamlayamadan kalp krizi nedeni ile İstanbul, Moda’da öldü.
Özellikle Aylak Adam ve Anayurt Oteli adlı romanlarında psikolojik yabancılaşma ve yalnızlık temasını başarıyla işleyen bir yazar olarak tanındı ve modern Türk edebiyatının önde gelen ustaları arasında yer aldı.