Orhan Pamuk’un Veba Geceleri isimli kitabında Mustafa Kemal Atatürk’e ve Türk bayrağına hakaret gerekçesiyle takipsizlik kararı verilen dosya yeniden açıldı.
Bu kararın ardından hem kitabın yayıncısı Yapı Kredi Yayınları hem de Türkiye Yayıncılar Birliği soruşturma kararına tepki gösterdi.
Yapı Kredi Yayınları, “Orhan Pamuk’un yayınevimiz tarafından yayımlanan Veba Geceleri romanında “Mustafa Kemal Atatürk ve Türk bayrağına hakaret ettiği” gerekçesiyle yeniden soruşturma açılması kararını kaygı ve üzüntüyle karşıladık.” açıklamasını yaptı.
Yaratıcılığın yanında olmaya devam edeceğiz
Açıklamada, “Ülkemize Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazandıran ve yayıncısı olmaktan gurur duyduğumuz Orhan Pamuk’un Veba Geceleri isimli romanı, Mart 2021’de yayımlanmış ve okurlardan büyük ilgi görmüştür. Romanın yayımı ile birlikte, romanda Atatürk’ü küçük düşürücü ifadelerin yer aldığına dair iddialar gündeme gelmiş ve Orhan Pamuk aşağıda yer alan açıklamayla iddiaların gerçeği yansıtmadığını ifade etmiştir: ‘Üzerinde beş yıldır çalıştığım Veba Geceleri’nde imparatorlukların küllerinden kurulan milli devletlerin kahraman kurucularına ve Atatürk’e hiçbir saygısızlık yoktur. Tam tersi, roman bu özgürlükçü ve kahraman önderlere saygı ve hayranlıkla yazılmıştır. Kitabı okuyanların göreceği gibi Kolağası Kâmil halkın sevdiği, her şeyiyle olumlu bir kahramandır.’ Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık olarak, her zaman olduğu gibi, sanatın, sanatçının ve yaratıcılığın yanında olmaya devam edeceğimizi kamuoyunun bilgisine arz ederiz.” ifadeleri kullanıldı.
Soruşturma son bulmalı
Orhan Pamuk konusunda bir başka açıklama ise Türkiye Yayıncılar Birliği’nden gelirken, yapılan açıklamada, “Orhan Pamuk’a yönelik soruşturma son bulmalıdır.” ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada, “Belirtmek isteriz ki bunun gibi davalar yayıncı ve yazarların zamanı ve kaynakları üzerinde ağır bir yük oluşturmakta, tehdit ve gerilim atmosferi yaratmaktadır. Yazar ve yayıncıları oto sansüre yönelten bu süreç meşru eserlerin yayınlamasını da zorlaştırmaktadır. İfade ve yayınlama özgürlüğünün korunması ve bu özgürlüklere müdahale edilmemesi anayasal bir haktır. Bu özgürlüklerin korunması demokratik bir toplum olabilmenin belirleyici etkenlerindendir. En önemli kazanımlarımız olan özgürlüklerimizin korunması ve yüceltilmesi için mahkemelerimizin daha özenli yaklaşımına ihtiyacımız vardır. Türkiye Yayıncılar Birliği olarak ifade ve yayınlama özgürlüğüne yönelen her türlü yasaklama girişimine karşıyız. Fiili kitap yasaklarına dönüşen bu tür müdahalelerin demokratik toplum ilkesine zarar verdiğini hatırlatıyor, Orhan Pamuk’a kitabı nedeniyle açılan soruşturmanın derhal son bulması için yetkilileri somut adımlar atmaya çağırıyoruz.” ifadelerine yer verildi.